top of page

Hayata Dair Açılarınız Var mı?


14 Eylül 2015, Pazartesi.

Bugün daha iyi hissediyorum kendimi ve diyorum ki “inşallah ...”

Bir gün önce mi?

Bana göre son ayların klasik bir Pazar günü; günü kaçırmamak için sabah çokta uyumamış,

içmekten geeerrrçekten keyif ve tat aldığım kahvemi yudumlarken, düşüncesi ile bile çoookkk mutlu

ve mesut olduğum yeni bir seyahat makalemi yazmakla geçirdiğim bir gün. Makalemi bitirip

blogumda da paylaştıktan sonra ruhumda ve bedenimde hissettiğim ise sadece huzuuurrr...

Huzurla geçtiğim televizyonun karşısında ise aldığım ilk haberle ŞOK oluyorum; “ünlü kalp cerrahı

Fransa Alp Dağlarında wingsuit olarak adlandırılan paraşüt atlayışı sırasında geçirdiği kaza sonucu

hayatını kaybetti...”

Yaklaşık 3 yıl aynı kurumda zaman, zaman beraber de çalıştığım “enerjik, istediğinin peşinden

koşan, gözlerinin içi gülen, ...” SEVGİ dolu, 41 yaşındaki şahsiyet; artık YOK.

An itibari ile benim için sanki zaman durdu, bedenim dondu, kalbimde uzun zamandır

hissetmediğim; sıkışma, baskı, bundan dolayı da derin, derin nefes alma ihtiyacı... “Birileri ile

telefonda konuşmalı mıyım?” Sanki o an konuşma yetimi de kaybettim, kelimeler uçtuuu gitti.

Derken kardeşimden gelen telefonu açmak zorunda kalıyorum, o da haberleri izlemiş ve benimle

paylaşıyor. Telefonda söyleyebildiğim yalnızca “kalbim sıkışıyor...”

Bu moodla gittiğim yatağımda yaptığım düşünmek ve dönmekten başka bir şey değil. Fark

ediyorum ki “bu durum beni gitgide daha da kötü ediyor.”

Sonra ne mi oluyor?

Çoook erken gelen bir ölüm ve öncesinde yaşananlar; 20 yıl boyunca istediğinin, sevdiğinin, bütün

risklerine rağmen tutku ile bağlandığının peşinde koşmak ve bundan duyulan haz…

Düşünsenize kaçımız geeerrrçekten kendi isteklerimizin peşinden koşuyor, bunun için çabalıyor ve

geeerrrçekten mutlu oluyoruz?

Yaşamak; kimine göre nefes alıp vermek, kimine göre çevresinin de etkisi ile akışına bırakmak,

kimine göre de istediğinin peşinden koşmak.

Peki, “yaşamak” size göre ne ifade ediyor?

bottom of page